Friday, March 6, 2009

SICILYA PALERMO DAN SEVGILERLE

SICILYA PALERMO DA FARKLI HAYATLAR

Italya cizmesinin en ucunda tarihin en buyuk istilalarina gorkemli kralliklarina ev sahipligi yapmis
Akdeniz in en buyuk adasindayim,burada Turk kultur mirasinin tanitimi ve de Turk muziginin guzel
melodilerini paylasmak icin bulunuyorum.

Istanbul dan Alitalia seferleri ile Roma ve buradan aktarmali Palermo ya ulasmak mumkun,Palermo havalani
sizi denizin kiyisinda sirin yapisi ile bekler.Bir kismi Avrupa'da, bir kismi Afrika'da yer alan Sicilya adasi,
isgal edildigi eski medeni çaglarinin izlerini her kösesinde tasimaktadir adeta.
Basta mimarisi olmak üzere, yerel dil, adetler ve yemeklerde bu çesitliligi gözlemleyebiliyorsunuz kolaylikla.Italya nin belkide
en fakir bolgesi ama zengin kulturunu sergilemisini korumasini cok iyi bilmis bu ada.Hala aktif olan Etna yanardagindan
yüzyillardir akan lavlar verimli bir bölge yaratmis. Altin Kabuk adi verilen dogal bir amfiteatrin içinde yer
alan Palermo sehri, dogu ve bati mimarisinden örneklerle ve egzotik havasiyla heyecan verici. Ozellikle Mafya ile butunlesmis olan bu ada ve Palermo
sehri bu imajini da turizm de iyi kullanmasini bilmis,Unlu Baba(Gotfather)filminin cekildigi sokaklarda ve mekanlarda bulunmanin
heyecani icinde,Palermo nun daracik kuf kokan sokaklari,devasal gotik tarzdaki meydanlari ve gece isiklandirmasi ile adeta kendinizi peri masalinda hissettiginiz
binalar arasinda,orta cagin gorkemini ve zenginligini burada yasiyorsunuz.Bu gorkemin arasinda cok zarif bayanlar ve beylerin sikliklarida goz kamastirici ayrica,sapkasiz,fularsiz erkek
gormek imkansiz gibi,bayanlarin ise zerafeti cok goze carpiyor.Bir de bu adada ilgimi ceken bir diger konu yayalara verilan saygi,arabalar isik yesil dahi yansa oncelikle yayaya yol veriyorlar.

Barok döneminin en ihtisamli yapilari ve özellikle Avrupanin en dindar Katolik halkinin her küçük meydana kondurdugu
katedral ve kiliseler ile ortacagdaymis izlenimi hakim bu sehire halen,ya kucuk koylerine ne dersiniz halen yerel kiyafetler ve lehceleri ile bambaska bir dunyadalar sanki.
Burada Tanrilara adanan Roma tapinaklarini, cok konusan sempatik insanlarini, minnacik arabalarini(FIAT),
tüm huzuru bozan mobiletlerin çikarttigi o korkunc gürültü ve klakson seslerini, limon ve portakal bahcelerini, sarap baglarini, yasadiklari bu rahat ve kaliteli hayati çok sevdim...
Neden rahat dedim?Cunku burada oglen saat 1 ile aksamuzeri 4 arasinda herkesin uykuya daldigini ve siesta denen bu dinlenme zamaninda acik hic biryer
bulamiyacaginizi bilmenizi isterim.Terk edilmis bir sehirde izlenimi verir bu goruntu,ya gece yarisi 11 den sonra ise tum sehir sanki sokaklara dokuluyor,inanilmaz ama gercek,sokaklarda
insan seli gormeniz mumkun bu saatten sabah saatlerine kadar.Her ogunlerinde muhtesem sicilya kirmizi saraplari,portakallari,devasal limonlari ve olmazsa olmaz makarnalari hep goze
carpar. Burada bulunma nedenim Turk Kultur projesi oldugunu basta soylemistim Palermo nun en eski gotik mekanlarindan "Santa Maria Dello Spasimo"da 5 ulkenin katildigi bu projede
Turk muziginden bir kac eser seslendirdim ve buyuk begeni almanin sevincini yasadim bu tarihi atmosferde.Turk kultur mirasinin en guzel orneklerini,danslarini,mutfagini gosterebilme sansina
sahip olduk burada.Bu kadar zengin bir kulture sahip adanin gecmisinde ise neler olmus neler once Fenike kolonisi iken,5. yuzyilda barbarlarin istilasi,Bizans ve zengin bir arap emirligi,islamin
piriltili bir kultur merkezi,daha sonra Fransiz ve Ispanya himayesinde kalan ada 1948 de ozerk bir statuye gecerek,gunumuze kadar bolgesel bir parlamento tarafindan idare edilmektedir.
Bu bolgesel parlamentoda 5 ulke delegelerinin de yer aldigi bir oturumda konusmaci olarak yer aldim ,Turk kulturunu,Avrupa birligine bakis acimizi anlatan kisa bir konusma yapma
sansina sahip oldum.Palermo parlamentosunun hemen yani basindaki Corso Vittorio Emmanuele ile Via Maqueda caddelerinin kesistigi yerde bulunan Piazza dei Quattro Canti Meydani
Palermo sehrinin ve barok mimarinin kalbidir. Ve Francis Ford Coppola’nin çevirdigi Il Padrino (Baba) III filminin bazi sahnelerine dekor olarak kullanilan Massimo tiyatrosu
gibi neoklasik mimarinin en güzel örneklerini olusturur.Roma caddesiyle liman arasinda kalan dar sokaklar rengarenk, balik, deniz ürünleri, meyva, sebze,
hamur isleri, baharatlarin ve deniz mahsullerinin sergilendigi Palermo’nun en eski pazar yeri Vucciria’ya dogru gider. Sicilya mutfagi muhtesem tad ve kokularin birlestigi Akdeniz, Italyan ve Arap mutfaklarinin bir karisimidir.
Haftanin 7 gunu acik olan bu pazar yerinde muhtesem tatlar denerken,yerel halin sicak kanliligi ve sempatisini kazabilirsiniz ozellikle Turkiye den geldigimi soyledigimde cok sasirdiklarini
gordum,cunku hernekadar muhtesem bir dogasi ve tarihi zenginlige sahip olsada cok fazla turist almiyor Sicilya,ingilizce bilenlerin sayisi yok denicek kadar az ayrica,Beden dilinizi kullanma
yeteniginiz burada artiyor italyanlar ile iletisim kurdukca.
Palermo'da farkli hayatlar yasaniyor ve bu hayatin akisinda yer almak cok guzeldi.

Ersin Faikzade
www.ersinfaikzade.net
info@ersinfaikzade.net

No comments:

Post a Comment